ÇOCUKLARIMIZ NEDEN SALDIRGANLAR?

ÇOCUKLARIMIZ NEDEN SALDIRGANLAR?

Çocuklarımızda sıkla karşılaştığımız şey saldırganlık davranışı. Peki neden çocuklarımız bu kadar öfke içindeler? Öfke duygusu doğal ve yaşanması normal bir süreçtir. Burada önemli olan yaşanması veya bastırmak değil, kontrol altına alabilmektir. Saldırganlık, cinsel dürtü gibi, hayvanda ve insanda doğuştan var olan bir dürtüdür. Doğuştan beraberimizde getirdiğimiz bir içgüdümüzdür ve bireyin yaşaması için gereklidir.

 Ancak saldırganlığın, bir davranış bozukluğu şekline gelmesi asla istenilen bir durum değildir. Eğer çocuklarda öfke ve saldırganlık eğilimleri dozu artarak devam ediyorsa temelde iki durumdan söz etmek mümkün. Birincisi “Yanlış Eğitim” ikincisi “bastırılmış duygular, kızgınlık ve ruhsal gerginlik” olarak söyleyebiliriz. Çocuğun saldırgan davranışlarda bulunmasının nedenleri arsında Hatalı Anne-Baba Tutumları yer almaktadır.

BU TUTUMLAR;

Çocuğun Davranışlarını Gereksiz Yere Engellemek; Bütün çocuklar davranışlarında özgür olmak ister. Kısıtlanmak ve engellenmek çocuğun hoşuna giden davranışlar değildir. Özellikle oyun çağındaki çocukların engellenmesi saldırganlık dürtülerini yavaş yavaş besleyen bir durumdur. Evde gürültü yaptığı için oyun oynaması engellenen ya da ev dağılacak diye oyuncakları ile oynamasına izin verilmeyen çocuklar zamanla saldırgan davranışlar ve öfke nöbetleri göstereceklerdir. Bu yüzden çocuğun davranışları olur olmaz bir şekilde engellenmemelidir. Disiplin ile çocuğu gereksiz yere hırpalamayı birbirine karıştırmamak gerekir. Oyun ile çocuk her türlü olumsuz duygusuyla da baş etmeyi öğrenir. Uygun yollarla saldırganlığını boşaltamayan çocuk, basıncı gittikçe artan bir buğu kazanı gibidir. Sonunda ya kendine ya da çevresine zarar verir. Kısaca; dıştan gelen baskı ve kısıtlamalar ne denli büyük olursa çocuğun tepkisi de o denli güçlü olur.  Bazen çocuklarımızın davranışlarını yönetmekte ve düzenlemekte zorladığımız durumlar olabilmektedir. Bu gibi durumlar için Kurtköy psikolog, şubemizde Kurtköy çocuk psikoloğu ekibimizdeki uzman klinik pasikolog larımızdan destek alarak çocuğunuzla ilgili gelişim süreçlerini daha iyi yönetebilirsiniz.

Çocuğun Davranış Ve İsteklerini Eleştirmek Ve Alay Etmek; Çocukla kurulmaya çalışılan iletişimde sözel eleştiriler ve aşağılamalar daima iletişimi engelleyen faktörlerdir. Devamlı olarak davranış ve istekleri eleştirilen, alay edilen çocuklarda “ Saldırganlık” bir davranış bozukluğu olarak yer eder.

    Çocuğun attığı her adım desteklenmeli, bulunduğu girişimler küçümsenmemelidir.

Çocuğu Sık Sık Cezalandırmak; Ceza istenmeyen davranışı ortadan kaldırmada etkin bir yöntem olarak kabul görse de yine de uygulanması çok da istenen bir yöntem değildir. İstenmeyen davranışı çocukla empati kurarak, iletişime geçerek, ona örnekler göstererek o davranışın yanlışlığını kendisinin görmesini sağlayarak önlemek daha kalıcı davranış değişikliği yaratacaktır.

Çocukta Öfke Ve Saldırganlığı Önleme, Düzeltme Yolunda Dikkat edilmesi  Gereken Koşullar;

  • Anne, baba ve eğitimciler çocukta “Saldırgan” davranışlara model olmamalıdır. Sürekli bağıran, vuran, küfür eden bir baba, korkutan ve engelleyen bir anne ve cezalandıran öğretmen çocuk için olumsuz modellerdir.
  • Çocuğun saldırgan davranışlarına duyarsız kalmak da bir çözüm değildir.
  • Çocuk saldırganlaşıyor diye her isteği yapılmamalıdır. Yeter ki sussun, sakinleşsin mantığı ile hareket etmek asla çözüm değildir. Bunlar geçici ve anlık çözümlerdir. Hiçbir iyileştirici yanı yoktur.
  • Çocuklar saldırgan davranışlarından dolayı “dövülerek” asla cezalandırılmamalıdır. Dayak da o an için sizin bulduğunuz geçici bir çözümdür. Ancak beraberinde çocuğun daha yoğun düşmanlık ve öfke duyguları yaşamasına neden olur. Çocuğun bir sonraki saldırganlık nöbeti daha da şiddetli olur.
  • Çocuk saldırgan davranışlara başladığı zaman ona mantıklı bir şey anlatılmaya çalışılmamalıdır. Çünkü çocuk o an büyük bir öfke boşalımı yaşamaktadır. Ancak çocuk sakinleştikten sonra, anlatılmak istenen her ne ise anlatılmalıdır.
  • Ev ve okul şartları çocukların saldırganlık davranışını destekleyici zeminler olmamalıdır.
  • Anne ve babalar çocuklarına saldırgan davranışların sonuçlarını onların anlayabileceği bir dille sohbet şeklinde anlatılmalıdır.
  • Çocuk başıboş bırakılmamalıdır. Belirli sorumluluklar verilmelidir.
  • Saldırgan davranışları olan çocuklar mutlaka grup etkinliklerine sokulmalıdır. Bu çocuklara grup içinde “liderlik” rolünün verilmesi daima iyileştirici bir etken olmuştur.

   Çocuk yaramazlık yapıyor diye onu odasına kilitleyebilirsiniz, böylece yaptığı yaramazlığı önlemiş olursunuz. Ancak onun size olan kızgınlığını ve öfkesini de beslemiş olursunuz.

Cezalandırılmaya ve ceza vermeye alışık bir toplumuz. Ayrıca disiplin ile cezayı da birbirine karıştırıyoruz. Ceza vererek kendine ve çevresine saldıran, zarar veren çocuklar yaratıyoruz.

    Çocuğun saldırganlığı ve öfkesi kendisine yönelik olsa da, onun yaşamında derin izler yaratan bir davranış bozukluğudur. Onun içsel enerjisinin patlaması ve dışa vurmasıdır.  Bu ve benzeri bilgilendirme ve değerlendirmeler için sizlerde Kurtköy- Pendik çocuk psikoloğu  için uzmanımızdan destek alabilirsiniz.

                                                                                                                             KLİNİK PSİKOLOG

                                                                                                                             MERYEM YILDIRIM AYYÜZ

Hayata küçük bir mola!

Uzmanlarımızla görüşün.

SEO & Web Tasarımı SEOmodi Ajansı Tarafından Yapılmıştır.

Bilgilerinizi Doldurun.

Hemen Arayalım!