ÇOCUKLARDA CİNSEL MERAK

Cinsel eğitim ailede başlar, okulda devam eder. Her ailenin en önemli hedefi; çocuklarını her anlamda sağlıklı yetiştirmek, sonraki yaşamında kendisi ve çevresiyle barışık yaşamasını sağlamak olmakla birlikte, ileride kuracakları  kendi aile yaşamlarında  da aynı anlayışı devam ettirmeleridir. Çocuğun her alandaki gelişiminde olduğu gibi, cinsel eğitiminde de aileye oldukça büyük görevler düşmektedir. Çocuğun kişiliğine temel oluşturacak özelliklerden çoğu ailede oluşmaktadır. Bu da çocukların yaşına uygun bir şekilde, gerektiği kadar bilgilendirilmeleri ile mümkündür.
Çocuğa ve ergene bilgi verirken ailenin yapısı göz ardı edilmemelidir. Sağlıklı bilgi verilmesi her aile tipinde aynı düzeyde olmamakta, bazı ailelerde yeterince sağlanamamaktadır. Önemli olan öğrenmeye ve bilgiye açık olmalarıdır.

Demokratik aile ortamında yetişen çocuklar;

  • Cinsel gelişim sürecinde sorun yaşama olasılıkları azdır. Merak ettiklerini rahatlıkla sorabilir ve uygun yanıtlar alabilirler. Kendilerine olan güvenleri nedeniyle  ve ne isteyip ne istemediklerini rahatlıkla ifade edebilirler.
  • Herhangi bir duygusal açlık yaşamadıkları için, bu anlamda kendilerini kullandırmaları söz konusu değildir. Sağlıklı kız/erkek arkadaş iletişimini rahatlıkla kurabilirler. Aile dışında yaşadıkları olayları  (okulda, arkadaşlar arasında vb.) rahatlıkla aile üyeleriyle paylaştıklarından, sorun çıktığında sağlıklı yönlendirme yapmak daha kolaydır ve hatalı davranışları zamanında önlenebilir.

Çocuğu cinsellik hakkında bilgilendirmemenin sakıncaları göz ardı edilmemelidir. Çocuk merak ettiği bu konuyu bir şekilde ya arkadaşlarından ya da internetten yalan yanlış, kulaktan dolma bilgilerle öğrenebilir. Hem anne-babanın çocuğun bu konudaki sorularını cevapsız bırakması çocuğun soru sorma kapasitesini düşürür, bu kapıyı da kapatmamak gerekir.
Soran çocuk, daima hayatı daha basit öğrenir, sorunlara daha kolay çözüm getirir. Sorulan soru yanlış olabilir, ama çocuk nasıl yürümeyi düşe kalka öğrendiyse, soru sormayı da yanlış sorular sora sora öğrenecektir. Bu yüzden çocuğu azarlamadan, terslemeden, içindeki merak duygusunu yok etmeden sorularına yanıt atamak, o an verilecek bir cevap bulunamıyorsa “Bu konuyu araştırıp cevaplayayım” çağırmak ve fiilen de araştırıp, düşünüp cevap belirlemek yerinde bir davranış olacaktır.
Çocuklar aslında doğaları gereği cinsellik konularına ilgisizdir. İçimizdeki cinsellik yazılımı ergenlik dönemi ile ortaya çıkar. Ancak bazı çocuklarda küçük yaşlarda cinsel merak görülebilir. “Cinsellik kadınla erkek arasında çok özel bir durumdur. Ama detaylarını öğrenmen için biraz daha büyümen gerekiyor. Büyüdüğünde anlatacağım” şeklinde bir açıklama yapmak gerekir. Çocuğa da bu konu hakkında yalan söylenmemiş olur.

Sıkça Sorulan Sorular

Çocukların anne-babaları ile aynı odada yatmaları doğru mudur?”
Yatak odanız size aittir. Üstelik çocukların yaşları ne kadar küçük olurlarsa olsunlar, cinsel ilişki sırasında duyacaklarından ve göreceklerinden etkileneceklerdir. Çocuğun kendine olan güven duygusunun gelişebilmesi için erken yaşlarda kendi odasında tek başına yatabilmeyi başarması gerekir. Çocuğunuzu her açıdan korumak için aynı odada yatmamalısınız.

Çocuğuma cinsellikle ilgili bilgi vermekle onun merakını  erkenden uyandırmış olur muyum?”
Hayır. Aksine açık, kısa, doğru ve doğal bir biçimde verilen bilgiler çocuğun anne-babasına olan güvenini pekiştirir ve tatmin edicidir. Başkalarına soru sormak durumunda kalmaz.

Çocuğumun cinselliğe olan ilgisi birden arttı ne yapmalıyım?”
9-14 yaş bu ilginin arttığı bir dönemdir. Sorduğu sorular ve gösterdiği ilgi karşısında telaşlanmayın. Her soruya doğal bir tavırla, zamanında ve doğru cevaplar verin. Cinselliğe yönelik ilgisi uzun süre devam ettiği ve sadece bu alana yoğunlaştığı takdirde bir uzmana danışın. İlgi doğal olmakla birlikte yaşamın diğer alanlarında uzaklaşacak kadar yoğunlaşma ruhsal sorunları ifade eder.

Erinlik ve ergenlik döneminde de mastürbasyon tekrar başlar. Bu durum cinselliğini yaşamak isteyen gencin doğal bir deneyim arzusundan kaynaklanmaktadır. Abartılmamalıdır. Normal ve sağlıklıdır. Yine sıklığının aşırı artması halinde bir doyumsuzluk, psikolojik bir sorun söz konusu olabilir. Bunun üzerine gitmek gerekir. Genci bu ilgisine doyum sağlamak üzere gizli olarak başvurduğu kaynakları engellemek, bu nedenle onu cezalandırmak yanlış olur. Çocuğun bu davranışı cinsel gelişimin bir parçası olarak görülmelidir. Çocuğun tıpkı boyunun uzaması, kilosunun artması gibi bir gelişim özelliğidir. Gerek eliyle gerekse sürtünerek mastürbasyon yapan çocuğa kızıp, azarlayıp, onu korkutmak yerine üzerinde durmamak ve eğer olağan üstü bir sıklıkta oluyorsa, onu korkutmadan ve konuya değinmeden başka bir şeyle oyalayarak dikkatini başka bir yöne çekmek genellikle yeterli olur.

 

Psikolog Aybüke Uysun

Hayata küçük bir mola!

Uzmanlarımızla görüşün.

SEO & Web Tasarımı SEOmodi Ajansı Tarafından Yapılmıştır.

Bilgilerinizi Doldurun.

Hemen Arayalım!